İğne, Hap ve Umut: Alzheimer’a karşı son cephe

Alzheimer Tanısında Kan Testleri Yeni Bir Dönemi Başlatabilir

Bir gün uyandığınızda banyoya giden yolu bulamamak veya çaydanlığa şeker koyup altını açmak gibi ufak detaylarda sorunlar yaşamaya başladığınızda, Alzheimer’ın erken belirtileriyle karşı karşıya olabilirsiniz. Hastalığın teşhis edilmesi için kullanılan testler arasında geleneksel Mini-Mental State Exam (MMSE) gibi kısa süreli dikkat ve hafıza testleri yer alır. Ancak günümüzde yapılan geliştirmeler sayesinde kan testleri de Alzheimer riskini belirlemede önemli bir rol oynamaya başlamıştır.

Kan Testleri ile Alzheimer Tanısı Mümkün mü?

Önceden sadece MR, PET taramaları veya belden sıvı alma gibi yöntemlerle Alzheimer teşhisi konulabiliyordu. Ancak son yıllarda geliştirilen kan testleri, Alzheimer riskini belirleme konusunda önemli bir gelişme sağlamıştır.

  • PrecivityAD (C2N Diagnostics, ABD)
  • AD-Detect (Quest Diagnostics)

Bu testler, kandaki beta-amiloid seviyelerini ölçerek Alzheimer riskini belirlemede etkili olabilmektedir. Türkiye’de henüz yaygın olmasa da bazı ABD merkezlerinde uygulanmaya başlanmıştır. Henüz teşhis amacıyla yeterli olmasa da hekimlere önemli veriler sağlamaktadır.

İlaçların Etki Süresi ve Tedavi Yaklaşımları

Alzheimer ilaçları genellikle hastalığı iyileştirmez, sadece belirtileri hafifletir. Özellikle erken ve orta evrelerde etkili olan kolinesteraz inhibitörleri (donepezil, rivastigmin), bazı hastalarda işlevlerde yavaşlama sağlayabilir. Memantin ise ileri evrede kullanılarak davranışsal belirtileri kontrol altına alabilir. Ancak ilaçların etkisi kişiden kişiye değişiklik gösterir ve zamanla azalabilir.

Alzheimer Tedavisinde Kullanılan İlaçlar

Dünyada Alzheimer tedavisinde onay almış iki ana ilaç grubu bulunmaktadır:

1. Kolinesteraz inhibitörleri:

  • Donepezil (Aricept)
  • Rivastigmin (Exelon)
  • Galantamin

Bu ilaçlar, beyindeki iletişimi kolaylaştıran kimyasalın yıkımını engelleyerek hafıza, dikkat ve konuşma becerilerinde iyileşmeler sağlayabilir ancak etkileri sınırlı ve geçicidir.

2. Glutamat modülatörü:

  • Memantin (Namenda)

İleri evre hastalarda kullanılan bu ilaç, sinir hücrelerini koruyarak davranışsal belirtileri azaltabilir.

Yeni nesil antikor tedavileri ise umut vadetse de bazı riskler içermektedir. Beyin ödemi ve mikrokanamalar gibi yan etkileri bulunan bu ilaçlar, halen tartışma konusudur.

Beyne İyi Gelen Alışkanlıklar

Bilimsel veriler, ilaç tedavilerinin yaşam tarzı müdahaleleriyle desteklendiğinde daha etkili olabileceğini göstermektedir. Müzik terapisi, zihinsel aktiviteler, fiziksel aktivite gibi alışkanlıklar Alzheimer’a karşı koruyucu olabilir.

Farkında mısınız?

Eğer aşağıdaki sorulardan 3’ten fazlasına “evet” cevabını veriyorsanız bir uzmanla görüşmeniz faydalı olabilir:

  1. Aynı soruyu sürekli tekrarlıyor musunuz?
  2. Günlük görevleri tamamlamakta zorlanıyor musunuz?
  3. Tanıdıklarınızın isimlerini unutuyor musunuz?
  4. Tarihleri ya da randevuları karıştırıyor musunuz?
  5. Eşyaları yanlış yerlere koyup sonra başkalarını suçluyor musunuz?

Not: Bu test teşhis koyma amaçlı değildir, sadece farkındalık için ilk adımdır.

YARIN:

  • Alzheimer evre evre nasıl ilerler?
  • Hasta yakınlarını bekleyen duygusal ve fiziksel yük
  • Türkiye’de bakım sistemleri ve destek imkanları
  • Alzheimer’a karşı koruyucu 7 güçlü besin
  • MIND diyeti nedir? Hangi gıdalar zihni korur, hangileri çökertir?

Related Posts

Uzmanından güneş ışınlarına karşı uyarı: Cilt kanserine yol açıyor

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Deri ve Zührevi hastalıkları (Dematoliji-Cildiye) Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Yazıcı, cilt kanseri sebepleri ve tedavisi ile ilgili açıklamalarda bulundu. Güneş ışınlarının cilt kanseri için ana risk faktörü olduğunu belirten Dr. Öğretim Üyesi Yazıcı; “Solaryumda maruz kalınan yapay güneş ışını da kanser gelişimi için aynı riske sahiptir. Cilt kanseri için diğer risk faktörlerinin başında yaş gelir. Yıllar içerisinde ne kadar süre güneşe maruz kalınırsa cilt kanseri gelişim riski artar” dedi.

Kurban Bayramı’nı gebe olarak karşılayanlara önemli uyarılar: Ette porsiyona ve pişirmeye dikkat

Uzmanlar, hamilelerin Kurban Bayramı’nda günlük ortalama 90 ile 120 gram arasında kurban eti tüketmesi gerektiğini belirtti. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Hediye Dağdeviren, “Hamilelere kurban etini 1 porsiyon şeklinde günlük ortalama 100 gram olarak tüketmesini öneriyoruz” dedi.

Prof. Dr. Haberal, yanığın önemine dikkat çekti: ‘Tüm toplumu ilgilendiren bir sorun’

“Bölgemizde Pediatrik ve Erişkin Yanıklar ve Önleme Kongresi”nde konuşan Prof. Dr. Mehmet Haberal, “Yanık her yerde, her an oluşabilir, herkesin başına gelebilir. O yüzden çok önemlidir ve tüm toplumu ilgilendiren bir sorundur” dedi

Balık keyfiniz kabusa dönüşmesin! Bir lokması bile büyük risk taşıyabilir

Balık, yüksek biyolojik değere sahip proteinleri, omega-3 yağ asitleri (özellikle EPA ve DHA), D vitamini ve iyot gibi önemli mikro besinleri içeren değerli bir hayvansal besin kaynağıdır. Dyt. Beste Mum, ancak bazı bireylerde bağışıklık sistemi tarafından alerjen olarak tanımlanarak ciddi reaksiyonlara yol açabileceğini söyledi.

Bill Gates, servetinin yüzde 99’unu Gates Vakfı’na bağışlıyor

ABD’de Microsoft’un kurucu ortağı milyarder iş insanı Bill Gates, kişisel servetinin yüzde 99’unu sağlık ve eğitim alanında çalışmalar yürüten Gates Vakfı’na bağışlayacağını açıkladı.

Her 6 çiftten biri bu sorunu yaşıyor: Uzmanından ‘erkek faktörü’ uyarısı

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Zeynep Ataman Yıldırım, kısırlığın yalnızca kadın kaynaklı olmadığını vurgulayarak, infertilite vakalarının yüzde 40’ında erkek faktörünün etkili olduğunu belirtti.